20 Mayıs 2022 Cuma

Geceye

Kimbilir kaç yazı yazıldı geceye.
Gece hep bir iş çıkardı zaten gece gece...

İnsan hep durduğunda ve kendine kaldığında farkediyor kendini.
Ne olduğunu kabulleniyor, ne olmak istediğini düşlüyor, ya kızıyor kendine ya da cesaretlendiriyor  daha iyisi olabileceğine.

Uykusu bir lütuf iken, uyurgezer bir anının gerçekdışılığında hapsolmak varmış kaderimizde… var ile yok yanyana, ne dedi ne dedim bilinmez. 

Gece bazen örtüyor üstünü ve  bazen de fosfor balığı gibi parlatıyor olanı biteni… 

14 Mayıs 2022 Cumartesi

Hatalar

hatalar gunese bakmak gibiydi
bakmayi birakman gerektigini
aslinda aslini goremedigini
belki de adim adim kör oldugunu
bildigin halde
hayattaki en anlamli
ve gorulebilen en muhtesem seye
bakiyor olmaktan vazgecememenin
acizligine yeniliyordum
sicakti parliyordu ve bir sure sonra
sari isigin icinde gizli gokkusagini
farkedebildigin anda
bir sihre donusup
muptelalik basliyordu
ve bir sure icin bile olsa
gozlerini ayirsan
gozlerinin tum sinir uclari yanar gibi agriyor
bir kor siyah karanligin icinde
patlayan flas halelerle basbasa kaliyorsun
bak diye fisildiyor
bak bana
bak ve kor ol
ama asla usumeyeceksin

iyi gelenlerin cozum olmadigi
cozum olanlarin iyi gelmedigi
denkleminde bir yer edinmesi
mumkun degildi
belki de cekim kuvvetinin nedeni buydu

12 Mayıs 2022 Perşembe

Nefer

Yıl geçti.

Kış, güz ve yaz geçti, gitti.

Sordum kendime neredeydin diye… Ama cevabı adın gibi bilsen de, söylesen yer ile yeksan olacağını bildiğinden susmak en doğrusuydu bazen.

Kendiyle konuşurken bile kaçıp saklanacak yer aramaya başladığında  anlıyor insan; hızlı koşmak çözüm değil. Kendinden kaçamıyorsun sonuçta…

Peki, kuyruğunu kovalayan kedi misali dönüp durmaktan mıdır bu baş dönmesi? Yoksa başını döndüren, hep başa dönen ve  iflah olmaya niyetli olmayan asi ama zapturapt edilmiş  ruhun  mudur?

Hep biri gelse diye bekleyen ama en çok kendisinin çıkagelmesini uman bu halet-i ruhiye ile savrulup durmaya ne kadar dayanacak Adem’den olma Havva’dan doğma bu nefer?

Sorgulanmaktansa sorular sorarak dertleri savuşturmaya, zaman kazanmaya çalışan bir beceriksizin uzun zaman sonra biraz kendini açması değil de ne bu yazının amacı?

Hepsinin ötesinde, en azından bir şey var…

Evet, uzak durulmaya çalışılıp hep kucağına düşülen tesellisi kendinden  menkul hüzünlü bir  yüz var ve tüm görmezden gelmelere rağmen iyi ki var…